Kelimeler ile aranız iyiyse çok kısa sürede sayfalarını eskiteceğiniz bir kitap. Dönüp dönüp bakma ihtiyacı duyuyorsunuz. Hangi karadan girip hangi kıyıdan çıktığınızı fark edemiyorsunuz bile.
“Duygularla dil arasındaki bağlantıyı görmek büyüleyici. Duyguların belirsizliğini kelimelerin kesinliğiyle giderme dürtüsü. Tiffany Watt Smith duygularımızı tanımlamak için birkaç sözcükten daha fazlasını ihtiyacımız olduğunu ileri sürüyor. Bu eğlenceli ve eğitici kitabın verdiği okuma zevkini anlatan bir sözcük de kitaba girebilir.”
“Mutluluğun olayı bu. Filozof J.S.Mill’in dediği gibi, ‘Kendinize, mutlu olup olmadığınızı sorun; mutlu olmayı bırakırsınız.”—(s.189)
“Eğer mutluluğu hayret gibi gelip geçici, yas gibi karmaşık bir duygu olarak yeniden düşünürsek, pek çok çelişkisini ve pek çok farklı biçimlerini bulabiliriz. Çünkü kimisi için mutluluk, memnuniyetin sonsuz inlemesiyken, bir başkası için her şeyin “olması gerektiği gibi” oluşunun esrarengiz hissi ve bir diğeri içinse insanın içini pır pır ettiren heyecan olabilir; mutluluk aynı zamanda tehlikeli ve cesurdur, ‘timsahların üzerindeki mükemmel köprü’ gibidir.”—(s.192)
“Doygunluk ve kabullenme hisleriyle, sükutuyla ve hatta duyumsamazlıkla birlikte üzüntü depresyondan farklı olarak hayatlarımızın önemli bir parçası. Kayıp ve hayal kırıklığından sonra kendimizi toparlayıp yeni halimize uyum sağlarken geçtimiz süreç.”—(s.280)